Konu: Safsataları nasıl püskürtelim?
Kemal: Akıllı Öfke Kazansın “A.Ö.K”
kanunları odaklı çözümler arıyoruz.
Serdar: Çoğu insan, safsatalarla gerçeği
ayıramaz, safsatalara kanar?
A.Ö.K. K.1: Sağlık
ve Mutluluk iş yerlerimizde Başlar. Evlerimizde Devam Eder! Öfke
Koliklere Yer yok!
Can: Akıllı Öfkesini devreye alan bir insan; mantıklı düşünebilir, olaylar arasındaki ilişkileri anlayabilir, neden-sonuç ilişkileri kurabilir. Ne yazık ki, çoğu kez bu mümkün olmaz, bazı sosyal, duygusal ya da biyolojik süreçler devreye girer, bunu engeller.
Caner: Gündelik yaşamda, 7/24 safsataları dört bir yandan sağanak gibi yağar. Safsata sağanaklarından
sıradan mantık yürütmeyle kaçmamız oldukça zordur. Safsata
kurgucuları bizleri aldatmak için beynimizin mantık yürütmesini devre dışı bırakmaya çalışır.
Kemal: Safsatacılar daha çok bizlerin duygularına hitap eder. Bizleri çalışmadan,
kısa yoldan, köşeyi dönmemizin mümkün olduğuna inandırır. İnsan beyni inanmak
istediği şeylere kolayca inanır. Bizler mantıksız davranmaya başlarız. Safsatacılar cebimizi
boşaltır, bizleri kullanır, oyumuzu alır, kendi amaçları paralelinde her
istediklerini bizlere kolayca yaptırırlar.
A.Ö.K. K.2: Lütfen Kalp
Kırmayalım. Öncelikle Kendi Kalbimizi! Yalanlara Yer Yok!
Serdar: Safsatacılar, Akıllı öfkemizi bizlere
unutturmaya çalışır Ancak bu yolla bizim üstümüzden para, çıkar, menfaat
sağlamaları mümkün olabilir. İnsanlar
inanmak istedikleri şeylere inanmayı severler. Bu bizi rahatlatır. Alışık
olmadığımız ya da sevmediğimiz şeyleri duymak ise zor gelir. Duymazlıktan
gelir, önemsizmiş gibi davranarak kendimize yalan söyleriz.
Can: Özellikle
bizi kişisel olarak ilgilendiren konularda önyargılarımız, korkularımız,
şüphelerimiz, ümitlerimiz ve diğer hislerimiz devreye girerek safsatalara
inanmaya meylederiz. Mantıklı kararlar almamız zorlaşır.
A.Ö.K. K.3: Şimdiyi
yaşayınız! Keşke, Asla, Her Zaman, Mutlaka Demeye son
veriniz!
Kemal: Safsatacılar insanoğlunun çok genel bir
zaafından yararlanırlar. İnsanlar, dünyayı ve çevresini anlayabilmek için,
olayları ve etrafındaki nesneleri sınıflandırmaya çalışır. Ortalama her insan
gündelik yaşamını genellemeler ve basitleştirmeler yaparak sürdürür. Bu
genellemeler çoğu zaman önemli detayların gözden kaçmasına neden olur.
Serdar: Safsatacılar konuşurken asıl söylemek
istediklerini direkt olarak söylemekten kaçınırlar. Bizleri kandırmaya
çalışırken, bir şey anlatmaya çalışırken bizim akıllı öfkemizi devre dışı
bırakmaya çalışır.
Can: kendimizle
ya da karşımızdakilerle iletişimimizdeki bütün bu zayıflıklarımız Safsatacıların potansiyel safsataları
için kaçırılamayacak fırsatlar doğurur. Her birimiz her gün onlarca, belki de
yüzlerce karar alırız. Sabah üzerimize hangi kıyafeti giyeceğimizden tutun,
akşam evde hangi kitabı okuyacağımıza kadar bütün günümüz, hatta hayatımız
kararlarla doludur. Bizler doğru kararları aldığımızı sanırız. Oysa gerçekte
safsatacıların çıkarlarına uygun kararlar alırız.
A.Ö.K. K.4: Güç/Tüketim Sarhoşluğundan ayılalım. 6 S Uygulayalım.
Caner: Sabah
evden çıkarken yanımıza şemsiye almamanın sonuçları çok önemli olmayabilir.
Ancak çocuğumuzu hangi okula göndereceğimiz, iş yerinde ya da okulda hangi sözleri
söyleyeceğimiz, ya da kazandığımız parayı nasıl harcayacağımız gibi kararlar
önemlidir. Bunlar hayatımızı etkilerler.
Kemal: Eşimizle,
ailemizle, arkadaşlarımızla, hatta kendimize rakip gördüğümüz insanlarla
sürekli konuşuruz, tartışırız. Kimi zaman onlar bizi bir konuda ikna etmeye
çalışırlar, kimi zaman ise biz onları. Çoğu kez de iki taraf birbirini ikna
etmek için uğraşır durur. Tartışmaları, iddiaları kazananların çoğu iş bilir safsatacılar arasından çıkar:
A.Ö.K. K.5: Öfkeye Karşı Sünger Olmayalım.
Teflon Olalım. Günde 10.000 karar hedefimiz Olsun.
Can: Akıllı öfke
kazansın kanunlarını uygularsak, karşımıza çıkan safsatacıların (ya da yazıların, yayınların vs.) bizi kandırıp,
kendi çıkarlarına alet etmelerine engel olabiliriz. Safsatacılar, mantıklı ve
doğru kararlar almak isteyen insanlar için akla hayale gelmeyecek tuzaklar
kurarlar. Onlar, biz farkında dahi olmadan bizleri kandırabilirler.
Caner: Sizler, bu
satırların okurları dahil, hepimiz hayatımız boyunca bir çok kez, bilerek ya da
bilmeyerek, safsatacı olmak istemişizdir. Safsatalarımızla karşımızdaki
kişileri bir konuda ikna etmek için safsatalara başvurmuşuzdur. Dolayısıyla,
safsatalara karşı Akıllı Öfke
Kanunlarını uygulamak, sadece bizi kandırılmaya karşı değil, istemeden
başkalarını kandırmaya karşı da korur.
A.Ö.K. K.6: Güler Yüz. Güzel
Duruş. Güzel Söz. Güzel Enerji göndermek bedavadır!
Kemal: İnsanoğlu
sosyal, duygusal ve biyolojik bir varlık olarak yaratılmıştır. Olası bir
safsatacı ve sosyal bir varlık olarak safsataları kullanmamız, ya da
başkalarının kullandığı safsatalara kanmamız son derece her zaman olasıdır.
Ancak bu konuda Akıllı Öfke Kanunlarını
kullanarak kendimizi geliştirebilir, insanları daha az kullanır, kendimiz daha
az kullanılabiliriz.
Serdar: Bazen bir
safsatacının yalanlarına kanarak, onun peşinden gitmemiz, yanlış bir karar olarak
hayatımızı kökten değiştirebilir, yıllarca telafi edilemeyecek zararlar
getirebilir. Yeryüzündeki suç örgütlerinin başındaki kişiler usta birer
safsatacılardır. Akla hayale gelmedik safsatalarla sıradan insanları kolayca
kandırarak onların hayatlarını mahvedebilirler. Bunlardan biri olmamamız için
çok uyanık olmamız, Akıllı Öfke
Kanunlarını hayatımızın merkezine almamız oldukça önemlidir.
A.Ö.K. K.7: Sağlıklı yaşayalım: Probiyotik Beslenelim. Bol
Kahkaha atalım. 10.000 adım yürüyelim. Alaturka tuvalet kullanalım. Dijital
detoks uygulayalım. Şükredelim ve Dua edelim!
Can: Safsata Antik Yunan demokrasisinden doğmuştur. En güçlü safsata örneğini de oradan verelim; Antik Yunan da bütün yurttaşlar eşitti, ancak bütün insanlar yurttaş kabul edilmiyorlardı. Mesela kadınlar ve köleler yurttaşlık haklarından yararlanamıyorlardı. Bunun bir safsata olduğunu kimse kimseye söyleyemiyordu.
A.Ö.K. K.8: KAİZEN Uygulayalım! Korkularımızı
Unutalım. Yaşam Değerlerimiz için yaşayalım!
Son Sözler:
*Risksiz ya da çok
düşük riskle çok yüksek getiri yoktur: Yüksek getiri isteyen parasının
batma riskine razı demektir. “Garantili yüksek getiri” bir safsatadır. Yaklaşık
yıllık faiz, yüzde 10-15 arasında iken bunun çok üzerinde getiri vaat edenler
potansiyel safsatacılar olabilir.
* Değişmeyen yüksek sabit
getiri bir safsatadır: Hem yüksek hem de düzenli sabit getiri ikilisi iyi
bir safsatacıdan çıkabilir. Uzak durun.
*Kayıt dışı yatırımlar
ancak bir safsatacı tuzağı olabilir: Safsatacıların kurumsal, kayıt içi
organizasyonlardan kaçarlar. Örneğin, kamusal yatırım ve tasarruf otoritelerinden
uzak dururlar. Şeffaflıktan nefret ederler. Bu yüzden hesaplara bakıp bilgi alamıyorsanız,
uzak durun derim.
A.Ö.K. K.9: Birbirimizi Akıllıca
Dinleyelim. Empati kuralım! Amaç kavga değildir. Öfkenin kök
nedenini yakalayalım!
* Safsatacılar, Yetkisiz ve lisanssız ürün/hizmet pazarlamaya çalışır: Kurumsal bir yapıdan kaçtıkları gibi, yetkili ve lisanslı olmaktan şeytan görmüş gibi kaçarlar.
* Safsatacılar,
aklımızı devre dışı bırakmak için gizemli veya karmaşık yatırım stratejisi
seçerler: Para yatıranların anlayacağı bir yatırım yönteminden kaçarlar.
Sorana da tam bilgi vermekten kaçınırlar. Kahvehane sohbeti düzeyinde bilgi,
parmak hesabıyla hesap verirler.
A.Ö.K. K.10: Çözüm odaklı iletişim kurulur. Ret
edilemeyecek bir teklif yapılır. Sonuçta kazanan Akıllı öfkemiz
olacaktır!
*Safsatacıların tüm kayıtları tuhaflıklar ve anlaşılmazlıklarla doludur: Kayıtları görmezsiniz, karmaşıktır, özensizdir, tutarsızdır, hatalıdır, eksiktir.
* Safsatacıların değişmez
parolası “Paranı isteme benden, buz gibi
soğurum senden” kuralıdır: Yatırımı ya da getiriyi nakit olarak geri alamazsınız.
Akla hayale gelmedik zorluklar çıkartırlar. Yatırımı uzatma ya da yenileme
ısrarı onları temel stratejidir.
Faydalanılan kaynaklar:
https://www.pictaram.org/hashtag/safsata
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ugur-gurses/hamaseti-milli-tezgahi-evrensel-40785026
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder