(1)
Mahşerin
Dört Öfkelisi; Kemal, Can, Serdar, Caner " Öfke Yönetimi" ni Tartışıyor!
Arkadaşlarla seyrettiğimiz bir film var.
Onun hakkında konuşuyoruz.
Filmi adı; Asabiyim
ben (Anger Management).
Yönetmen: Peter Segal Senaryo:
David Dorfman
Oyuncular: Adam Sandler, Jack Nicholson, Marisa Tomei, Luis Guzman,
Allen Covert.
Serdar: Filimde,
Dave Buznik, bir evcil hayvan giyim firması için çalışıyor.
Oldukça sakin, kendi halinde bir çalışan düşünün!
Kemal: Buznik’ in
Frank adında bir yöneticisi var.
Buznik çalışıyor, Frank
sahipleniyor.
Dünyadaki tüm işyerlerinde aynı senaryonun yinelendiğini
düşünüyorum.
Belki sizinki de öyledir.
Serdar: Buznik,
doğal olarak sürekli Frank’ e öfke duymaktadır.
Doğal olmayan Frank’ in kendisine kötü davranmasına izin
vermesidir.
Öfkesini akılcı öfkeye dönüştüremez.
Aksine öfkesini içine atar.
Aptal/Korkak öfke davranışı gösterir.
Akıllı
Öfke' nin 10 Kanunu No.1:
Sağlık
ve Mutluluk iş yerlerimizde Başlar.
Evlerimizde
Devam Eder!
Öfke
Kolik lere Yer yok!
Can: Yalnız
öfkesini içine atanlar sonsuza dek bunu sürdüremezler!
Gün gelir, bardak taşar ve öfkeleri saldırgan öfkeye
dönüşür.
Buznik de aynı kaderi paylaşır.
Can: Bir gün
bindiği uçakta duygusal bir patlama yaşar.
Uçakta olay çıkartır.
Buznik (Adam Sandler) kendini mahkeme önünde bulur.
Mahkeme, Buznik’in tedavi olmasına karar verir.
Tedaviyi uzman Dr. Buddy Rydell (Jack Nicholson) üstlenecektir.
Buznik, Dr. Buddy’ nin Öfke kontrolü terapisi gurubuna katılır.
Akıllı Öfke' nin
10 Kanunu No.3:
Şimdiyi yaşayınız!
Keşke, Asla, Her
Zaman, Mutlaka Demeye son veriniz!
Caner: İlginçtir Dr.
Buddy oldukça sinirli biridir.
Agresif ve hatta zaman
zaman saldırgan davranışlar sergiler.
Kim hasta, kim doktor terapi sürecinde bizi şaşırtırlar.
Kemal: Buddy,
alışılmadık bir tedavi yöntemi kullanacaktır
İlk iş olarak kahramanımızın evine taşınır.
Bu aşamada doktor, hasta ilişkisi oldukça garipleşir.
Can: Filmi
seyrederken, gündelik yaşantımdaki Öfke kolik davranışlarımı
fark ettim.
Sorunlarımın kaynağını düşündüm.
Başkalarının bana kötü davranmasına izin vermem olduğuna
inandım.
Akıllı Öfke' nin
10 Kanunu No.2:
Lütfen Kalp
Kırmayalım.
Öncelikle
Kendi Kalbimizi!
Yalanlara
Yer Yok!
Caner: Bu noktada
devreye Tüket-At Dünyasının Ürün/Hizmet Üreticileri giriyor.
Onlar küresel
servetin % 50 sini ellerinde tutuyor!
Onlar dünya nüfusunun sadece % 1’ idir.
Onlar Buznik gibi çoğumuzun, kendimizi yetersiz hissetmemizi
isterler.
Onlar Buznik gibi, başkalarının kendilerine kötü
davranmasına izin verirler.
Serdar: Buznik
gibi kendimizi yetersiz hissetmemiz istenir.
Bu sayede, onların ürettiği ürün/hizmetleri kullanmak
zorunda kalırız.
Onlarn zihnimizi/davranışlarımızı manuple etmelerine ses
çıkarmayız.
Böylece Buznik gibi sağlık ve mutluluğumuzu onların ellerine
veririz.
Onların ürettikleri ürün/hizmetleri tüketmemize endeksli bir
yaşam sürmeye başlarız.
Böyle olduğuna inanırız ve/veya inandırılırız.
Akıllı Öfke' nin
10 Kanunu No.4:
Güç/Tüketim Sarhoşluğundan
ayılalım.
6 S
Uygulayalım.
Kemal: Benim gibi çoğu insan, onların reklamlarıyla hipnotize
edilmeye alışırız.
Sözlerimin, düşüncelerimin ve davranışlarımın onların kontrolünde
olduğundan şüphem yok!
Kendi dışımdaki bir güç yönetiminde olduğumu hissediyorum.
Bu durum benim gibi çoğu insanın hoşuna
gider.
Bu tüketim sarhoşluğudur.
Bu güç sarhoşluğudur.
Serdar: Böyle bir
yaşam şekli aklımı devre dışı
bırakıyor.
Konuşmalarım, davranışlarım olumsuzlaşıyor.
Sağlığım bozuluyor, mutsuz oluyorum.
Hatta zaman zaman saldırganlaşıp, kendimi tanıyamadığım
anları hatırlıyorum.
Caner: Benim
hastalıklarımdan biri de kararsızlık!
Örneğin;
Sabah yataktan kalkıp
kalmama kararı veremiyorum.
Su içip içmeme kararına üşeniyorum.
Hangi ayakkabıyı, hangi tişörtü giyeceğim, bilemiyorum.
Kendime gün içinde bunlar gibi yüzlerce soru sorup
duruyorum.
Bu sorunu halledeceğim.
Artık, en fazla 5 dakikada karar vermeyi hedefliyorum.
Kararsızlık = stres= öfke olduğunu inanmam için sebeplerim
var.
Daha çok karar verme= daha az öfke yeni sloganım olacak.
…
Akıllı Öfke' nin
10 Kanunu No.5
Öfkeye Karşı
Sünger Olmayalım.
Teflon Olalım.
Günde 10.000 karar hedefimiz Olsun
Can: Buznik,
aptal/korkak/saldırgan öfke sarmalından çıkmaya karar verir.
Öfke kolik davranışlarından yorulmuştur.
Doktoru sorunun kökeninde geçmişinde yaşadığı bir olay
olduğuna onu inandırır.
Çocukken yaşadığı bir olay, bilinçaltında derin izler
bırakmıştır.
Bu nedenle akıllı öfkesini harekete geçiremez.
O güne kadar öfkesini çoğunluk içine atmıştır.
Zaman zamanda uçakta
olduğu gibi ani saldırgan öfke davranışları sergilemektedir.
Akıllı
Öfke' nin 10 Kanunu No.9
Birbirimizi
Akıllıca Dinleyelim.
Empati
kuralım!
Amaç
kavga değildir.
Öfkenin
kök nedenini yakalayalım!
Serdar: Artık
öfke kaynağının farkındadır.
Doktoruyla birlikte bu olayla ve kişiyle yüzleşmeye karar
verirler!
Yaparlar da!
Sonuç şaşırtıcıdır.
Karşımızda artık Akıllı
Öfke Kanunlarını uygulayan bir Buznik vardır.
Kemal: Filmi
seyrettikten sonra bazı kararlar aldım.
Bir tüketim
sarhoşu olarak sağlığımla işimi takas etmeyi daha fazla sürdüremeyeceğim.
Daha az çalışmanın, sadece ihtiyacım kadar tüketmenin,
sağlığım için daha iyi olduğunu anladım!
Can: Zihnimdeki işkenceci, Egosal zihinden
kurtulmalıyım.
Tibetlilerin bir sözü
var;
”Tabak yıkıyorsan, tabak
yıka”.
Aksine bir hayat beni yok oluşa götürecek.
Egosal zihnim
sürekli kötü senaryolu filimler izletiyor!
Şimdiyi ve/veya anı yaşamak istiyorum.
Caner: Olabilecek
en iyi senaryoya odaklanacağım.
Akıllı Öfke' nin 10 Kanunu No.6
Güler
Yüz. Güzel Duruş. Güzel Söz. Güzel Enerji göndermek bedavadır!
Mal, mülk, ev, bark, para, pul, unvan, mevki biriktirmenin
bir sonu yok!
Para, mal, mülk, mevki, makam vesaire sahibi olmak elbet
geçicidir.
Bunun farkına varmaya başladım.
Gücün beni yönetmesine daha fazla izin veremem.
Kemal: Tüm bağımlılıklarımı
gözden geçirmeye başladım.
Sahip olduklarımın bana sahip olmasına artık daha fazla izin
veremeyeceğim.
Akıllı
Öfke' nin 10 Kanunu No.8
KAİZEN
Uygulayalım!
Korkularımızı
Unutalım.
Serdar: Tüketim
ve güç bağımlılıklarım madde bağımlılığına benziyor.
Kurtulmak için radikal tedbirler almaya karar verdim.
Örneğin kredi kartlarımı 30 gün süreyle derin dondurucuya
atmayı deneyeceğim.
Örneğin şuna benzer şeyler yapabilirim;
Haftada 1 defa ATM kartıyla bankadan haftalık nakit çeker.
Tüm harcamalarımı nakit yapabilirim.
Haftalık bütçe yapsam!
Bütçe disiplinine uyabilirim.
Can: 6 S uygulayabilirim.
6 S: Japonca kelimelerin
baş harflerinden oluşan bir kalite stratejisidir;
ü
Tertip!
ü
Düzen!
ü
Temizlik!
ü
Standartlaştırma!
ü
Disiplin!
ü
Sağlık ve
güvenlik!
6 S İşyerlerinde yaygın olarak kullanılıyor.
Evlerde ve ofislerde de işe yaradığı görüldü.
Neden Akıllı öfkeye geçiş sürecinde davranışlarımı iyileştirmesin.
Serdar: Gün içinde daha
çok hareket etmenin yollarını keşfediyorum.
Kendime fırsatlar yarattım.
5.
Katta oturuyorum.
Artık asansör beklemeyi bıraktım.
Merdivenleri kullanıyorum.
Arabamı valeye bırakmıyorum.
Pizza, fastfood,
kebapçılara elveda dedim.
Akıllı
Öfke' nin 10 Kanunu No.7
Sağlıklı
yaşayalım: Probiyotik Beslenelim. Bol Kahkaha atalım. 10.000
adım yürüyelim.
Alaturka
tuvalet kullanalım. Dijital detoks uygulayalım. Şükredelim ve
Dua edelim!
Kemal: Barsak
sistemimizde yaşayan dost bakterileri duymuşsunuzdur.
Onlara ihtiyacım var.
Çünkü onlar bağışıklık sistemimi destekliyor.
Stres düzeyine kadar tüm sağlığım üzerinde son sözü onlar
söyler.
Bilgilerimi tazeledim;
“Antibiyotik” yaşam karşıtı!
“Probiyotik” ise yaşam
için olduğunu öğrendim.
Beslenirken prebiyotik beslenmeye geçtim.
Sayı ve çeşit olarak Probiyotik
bakterilerim kuvvetleniyor.
Artık benim için sadece probiyotik beslenme var.
Can: Benim gündemimde Dijital Detoks var.
Son zamanlarda, günde 6 saatten fazla
internette zaman harcadığımı fark ettim.
Bazıları alkol, sigara bağımlısıdır.
Bende onlar gibi bir internet bağımsı
olmuşum da haberim yokmuş!
Bundan kurtulacağım.
Örneğin;
Dijital Detoks uygulamayı hedefliyorum.
30 gün hiç internete girmeyeceğim.
Sonrasında hedefim, interneti günlük 60 dakika
ile sınırlamak.
Caner: Varsayımsal
endişelerle baş edemez hale gelmiştim.
Yeni kararlar aldım.
Günlük rutinimi değiştiriyorum.
Hayatımı kolaylaştırmalıyım.
Hayatı güzelleştirecek küçük değişiklikler yapmayı
hedefliyorum.
Hayatımıza daha çok yürüyüş, yoga, derin düşünme katmaya
başladım.
Daha mutlu, huzurlu hissediyorum.
Enerjim yükseldi. Kendime daha çok zaman ayırabiliyorum.
…
Kemal: Hayatıma “Kaizen” mucizesini almaya karar
verdim.
Japonca bir kalite sisteminden söz ediyorum,
“Kaizen” çoğunlukla işyerlerinde
ürün/hizmet kalitesini arttırmada kullanılageldi.
Kelime anlamıyla Kaizen: Her gün yapılan sürekli küçük
iyileştirmeler olarak tarif ederiz.
Kaizen, neden akıllı öfke sürecinde davranışlarımızı da
iyileştirmesin?
Örneğin;
Halı sahada top oynarken, sürekli sağ ayağımla topa vururdum.
Artık sonuç o kadar iyi olmasa da, sol ayağımı da kullanıyorum.
Bunun gibi gündelik hayatımda her gün yeni farklı “Kaizen” denemeleri
yapmaya başladım.
Serdar: “Oyun teorisi” Kazan& Kazan kuramına
kafayı taktım.
Örneğin;
Gündelik yaşantımda iletişimde bulunduğun kişi, kurum,
kuruluşları düşünüyorum!
Artık her birini oynanan oyunun oyuncuları olarak görmeye
başladım.
Oyunda oyunculardan biri/birileri kazanırken, ben kaybediyorsam
oyunu analiz ediyorum.
Öncelikle artık bunun bir kazan-kaybettir oyunu olduğunun farkındayım.
İçinde bulunduğum
oyunda, ben de rakip oyuncularda kaybediyorsa dikkat kesiliyorum.
Oyunun kaybet-kaybet
oyunu ise, bu oyundan kaçmaya çalışıyorum.
Asıl önem verdiğim ise,
Artık tüm oyunları Kazan& Kazan yapmaya çalışıyorum.
Oyun kuramında, oyunu “Kazan-Kazan”
yapacak bir öneri/girişimleri nasıl yapacağımı öğrendim.
Ret edilemeyecek teklifler içeren, öneri ve girişimler
getiriyorum.
Bu akıllıcadır.
Diğer oyuncularla ortaklaşa kazanmanın zevkini tadıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder